Deyimler ve Atasözleri Konu Anlatımı

Karatay

Deyimler ve Atasözleri, Deyim ve Atasözleri Nedir, Deyim ve Atasözleri  tyt, Deyimler ve Atasözleri örnekler, Deyimler ve Atasözleri ayt,  Sizlere bu yazımızda Deyimler ve Atasözleri hakkında bilgi vereceğiz.

Deyimler ve Atasözleri Konu Anlatımı

Deyimler ve atasözleri konusunun anlatımını, özelliklerini ve örneklerini aşağıda konu başlıklarına göre  aşağıdan ulaşabilirsiniz.

A.Deyimler

B.Atasözleri

C. Atasözleri ve Deyimler Arasındaki Ortak Özellikler
D. Atasözleri ve Deyimler Arasındaki Farklar

A.Deyimler

Deyim Nedir?

Belli bir durumu, belli bir kavramı göstermek için kullanılan öz anlamından az çok ayrı bir anlam taşıyan, kalıplaşmış, halkın ortak dil ürünü olan sözlere deyim denir.

Deyimler, hem yazılarımıza hem de konuşmalarımıza derinlik katar. Anlattıklarımızı ilgi çekici hâle getirir. Birkaç cümleyle anlatabileceğimiz bir durumu iki üç sözcükten oluşan bir deyimle anlatabiliriz. Böylece kısa ve özlü anlatım sağlamış oluruz.

sırt: Boyundan bele kadarki bölüm
yer: Bir şeyin kapladığı boşluk, mekan.
gelmek: ulaşmak, varmak.

Sırtı yere gelmemek: Güçlü olmak, sarsılmamak, yerinden düşürülememek.

Deyimlerin Özellikleri

1. Deyimler kalıplaşmış sözcüklerdir. Deyimlerde bulunan sözcüklerin yerine eş anlamlıları bile getirilemez. Sözcüklerin yerleri değiştirilemez. Bu şekilde bir kullanım anlatım bozukluğuna yol açar.

Örnek

“Başını taştan taşa vurmak” deyimi “kafasını taştan taşa vurmak” biçiminde söylenemez.

“Tut kelin perçeminden” deyimi” kelin perçeminden tut” biçiminde kullanılamaz.

2. Deyimler şahsa ve zamana göre çekimlenebilir.

Örnek
Ödevimi yapınca öğretmenin gözüne girdim. (Ben)
Ödevimizi yapınca öğretmenin gözüne girdik. (Biz)

3. Deyimler genellikle mecaz anlamlıdır.

Örnek

Küplere binmek: Sinirlenmek (Küpün üzerine oturmak anlamında değildir.)

Derdini dökmek: Çekilen sıkıntıların bir bir anlatılması.

Ayağının tozuyla: Gelir gelmez

Burun kıvırmak: Beğenmemek

Sinekten yağ çıkarmak: Olamayacak yerden çıkar sağlamaya çalışmak

Ağzı açık ayran delisi: Aptal aptal bakan avanak

4. Bazı deyimlerin gerçek anlamları da vardır.

Örnek

⇒ Çoğu gitti azı kaldı: Yapılmakta olan işin en önemli, en zor bölümü bitti.

⇒ İyi gün dostu olmak: Sadece iyi günlerde görünmek.

⇒ Kimi kimsesi olmamak: Yakını, eşi, dostu bulunmamak.

⇒ Yükte hafif pahada ağır: Taşınması kolay olan aynı zamanda kıymetli olan şey

5. Deyimler bir kavramı ya da bir durumu anlatmak için kullanılır. Ders verme amacı taşımaz.

Örnek
 Burun kıvırmak” deyimi, beğenmeyip küçümsemek anlamını içermektedir. Herhangi bir ders verme amacı taşımamaktadır.

6. Deyimler sözcük grubu ya da cümle şeklinde bulunabilir.

Örnek
Ağzı kulaklarına varmak (sözcük grubu)
İğne atsan yere düşmez (cümle)
İçi içine sığmamak (sözcük grubu)
Ne tadı var ne tuzu (cümle)

Deyimlere Örnekler

⇒ Adamdan saymak: Değer vermek, saygı duymak

⇒ Ağzı laf yapmak: Güzel ve ikna edici konuşmak

⇒ Ağızdan düşürmemek: Sürekli bir şeyden bahsetmek

⇒ Kafadan atmak: Bir konuda bilgi sahibi olmadan konuşmak

⇒ Kara gün dostu: Sıkıntılı ve kötü günlerde yanında olan dost

⇒ Kazan kaldırmak: Yöneticilere topluca karşı çıkmak

⇒ Kesenin ağzını açmak: Fazladan para harcamaya başlamak

⇒ Notunu vermek: Kişi hakkında kanaate varmak, kişinin huylarını çözmek

⇒ Yağlı müşteri: Çokça alışveriş yapan, parası çok kişi

⇒ Yakayı sıyırmak: Bir şeyden, bir durumdan kurtulmak

⇒ Yılan hikayesi: Çözümü olmamak, işlerin karışık olması

⇒ Yüzünü gören cennetlik: Uzun bir süre ortalıkta gözükmeyen kişi

⇒ Beş parasız: Zengin olmamak, varlıklı olmayan kişi

B. Atasözleri

Atasözü nedir?

Uzun deneyimler ve gözlemler sonucu oluşmuş, yol gösterici, genel kural biçiminde kalıplaşan, toplumca benimsenen ve anonim bir nitelik taşıyan özlü sözlerdir.

Atasözlerinin Özellikleri

1. Kısalık ve özlülük: Uzun uzun konuşa­rak, ya da sayfalarca yazarak anlatmak zorunda kaldığınız bir düşünceyi üç beş kelimelik bir ata­sözü ile daha etkili söyleyebiliriz.

Örnek
“Aç ayı oynamaz.”
“Su yatağını bulur.”
“Baş kes, yaş kesme. ”
“Boğaz kırk boğumdur.”
“Çivi çiviyi söker.”

2. Tarafsızlık: Sosyal olguların nedenleri­ni, uzun bir deneme ve gözleme dayanarak, taraf tutmadan bildirme. Sütten ağzı yanan, yoğurdu üf­leyerek yer.

Örnek
“Ayranı üfleyerek içer.”

3. Genelleştirme: Herhangi bir olaydan çı­kan sonucu ya da ibret dersini toplumun tüm birey­lerini ilgilendirecek bir yargıya bağlama.

Örnek
“Ağlarsa anam ağlar, kalanı yalan ağlar. Gönül sırça bir köşktür, kırılırsa yapılmaz.”

4. Sürekli Gözlem: Tabiat olaylarını sürek­li izleyerek, nasıl oluştuklarını ne gibi sonuçlar ver­diklerini bildirme.

Örnek
“Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır.”

5. Ders ve Öğüt verme: Kimi sözlerle doğ­rudan doğruya, kimi sözlerle anımsatma yoluyla ders ve öğüt verme.

Örnek
“Ağlamayan çocuğa meme ver­mezler. / Ayağını yorganına göre uzat.”

6. Kılavuzluk, yol göstericilik: Halk kültü­rümüzün oluşturduğu bilgece düşünceler ve haya­tı değerlendirişte kendine özgü yorumlar getirme.

Örnek
“Taşıma su ile değirmen dönmez. / Korkunun acele faydası yoktur.”

7. Gelenek ve görenekleri yansıtma: Atasözleri, milletimizin manevi yapısına, gelenek ve kültürüne dair bilgileri ortaya koyar.

Örnek
“Bir fincan kahvenin kırk yıl hatan vardır. / Kızını döv­meyen dizini döver. / Misafir umduğunu değil, bul­duğunu yer.”

8. Halk inanışları: Atasözlerinin içerisinde, bugün bazısı batıl sayılan; fakat kökeni Şamanizm’e kadar dayanan çeşitli halk inanışlarına, halk hekimliğine ait bilgiler ve deneyimler bulunabilir.

Örnek
“Ananın bahtı kızına.” / “Akacak kan damarda durmaz.”

9. Gerçekçilik: Atasözleri, kişileri yanıltmayı hiçbir zaman amaçlamaz. Her zaman kişileri doğru olanı yapmaya yönlendirir.

Örnek
“Dost ile ye, iç; alışveriş etme.”
“Bugünün işini yarına bırakma.”

10. Eleştiri, yergi, alay: Toplumun aksayan yönlerini, insanların dışladığı kişilik tiplerini veya milletimizin nükte gücüyle ortaya koyduğu bir yergi atasözlerinin konusu olabilir.

Örnek
“Balık baştan kokar.” / “Dost ile ye, iç, alışveriş etme.” / “Bana dokunmayan yılan bin yaşasın.” / “Anlayana sivrisinek saz, anla­mayana davul zurna az.”

11. Mecazlı anlatım: Her ne kadar gerçek bir deneyimi veya yaşantıyı ifade etse de, kullanılan sözcükler mecazlı anlatımın örneği olabilir.

Örnek
Terzi kendi söküğünü dikemez( “İnsanlar başkalarına yaptıkları hizmetleri kendilerine yapamazlar.” anlamını taşır. Bu atasözünün terziyle,  sökükle bir ilgisi yoktur.)

12. Sanatlı anlatım: Atasözleri, içerisinde mecaz, teşbih, hüsn-i talil gibi bir veya birden çok söz sanatını barındırabilir.

Örnek
“Bol bol yiyen bel bel bakar.” (cinas) / “Her taş baş yarmaz.” (seci) / “Ağız yer, yüz utanır.” (mürsel mecaz) / “Güvenme varlığa, düşersin darlığa.” (tezat) / “Üzüm üzüme baka baka kararır.” (Hüsnütâlil)

Atasözlerine Örnekler

“Aça dokuz yorgan örtmüşler, yine uyuyamamış.”
(Aç olan kimse, ne türlü rahatlık sağlanırsa sağlansın, dinlendirilemez; uyuyamaz. Bir gerekseme içinde bulunan kimse, ancak onun giderilmesiyle rahata kavuşturulabilir.)

“Acar tazı çullu da belli olur, çulsuz da.”
(Değerli kişi, gösterişi, giyim kuşamı olmasa da değerinden bir şey yitirmez; nerede olsa tanınır.)

“Çağrılmayan yere çörekçi ile börekçi gider”
(Çağrılmadığın yere gitme. Sen çörekçi yada börekçi misin ki satış yapacakmış gibi şu kapıya, bu kapıya çağrılmadan gidesin?)

“Eğilen baş kesilmez.”
(Bize teslim olan, hatasını anlayıp af dileyen, bize sığınan kişi bağışlanmalıdır. Bu davranış Türk-İslâm geleneğinin önemli bir kuralıdır.)

“Gafile kelâm, nafile kelâm.”
(Çevresindeki gerçekleri görmeyen, sezmeyen, bilgisiz, dalgın kimseye ne söylense kâr etmez. O, bildiği gibi hareket eder. Dolayısıyla ona söylenecek her söz boşa gider.)

C. Atasözleri ve Deyimler Arasındaki Ortak Özellikler

* Çok eski zamanlardan günümüze ulaştıkları için kimin tarafından söylendikleri belli değildir.
* Kısa ve özlü sözlerdir. Yani az sözcükle çok şey anlatırlar.
* Kalıplaşmış sözlerdir. Herhangi bir değişikliğe uğramazlar.
* Genellikle mecaz anlam taşırlar.

D. Atasözleri ve Deyimler Arasındaki Farklar

* Deyimler kavram ve durum bildirirler; atasözleri ise bir yargı ifade ederler.
* Deyimlerin mecazlı anlamı vardır; atasözlerinde bu şart değildir.
* Deyimlerde kesin hüküm,öğüt,yol göstericilik yoktur. Bu yüzden genel kural oluşturmazlar. Atasözleri ise kesin bir yargı bildirirler.
* Deyimlerin öyküsü, efsanesi ve kaynağı genellikle vardır; atasözleri anonimdir, söyleyenleri belli değildir.
* Deyimleri anlatım kalıbı olarak görebiliriz, atasözleri ise tek başlarına bir cümledir.

TYT Türkçe Konuları Konu Dağılımı için tıklayınız.

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 4 YORUM
  1. Birisi dedi ki:

    Harika iyi başka konular varmı?

  2. Gamze dedi ki:

    Güzel

    1. Zeynep dedi ki:

      Merhaba ben tyt için konu anlatımlarını bu şekilde tekrar ediyorum ,bu sayfalardan sizce yeterlimi,?

      1. Aleyna dedi ki:

        Evet

BİR YORUM YAZIN

Soru: 1 + 3 kaçtır?


Basari Sıralamaları