8. Sınıf Millî Bir Destan: Ya İstiklal Ya Ölüm! (Lozan’a Kadar) Konu Anlatımı

8. sınıf konu anlatımları. 8. sınıf  Millî Bir Destan: Ya İstiklal Ya Ölüm! (Lozan’a Kadar)) Konu Anlatımı. 8. sınıf Fen ve Teknoloji, 8. sınıf Fen ve Teknoloji konu anlatımı, 8. sınıf Millî Bir Destan: Ya İstiklal Ya Ölüm! (Lozan’a Kadar)) Konu Anlatımı işte yazımızda.

Millî Bir Destan: Ya İstiklal Ya Ölüm! (Lozan’a Kadar)

Doğu ve Güney Cepheleri

Doğu Cephesi

– I. Dünya Savaşı’nın Kafkasya Cephesinde Rusların kışkırtması sonucu Türk köylerini basan Ermenilerin faaliyetlerine son vermek amacı ile Osmanlı Devleti Tehcir Kanunu‘nu çıkarmıştır.
–  Sevr Barış Antlaşması’nın öncesinde Ermeni saldırıları artmaya başlamış bunun üzerine TBMM’de yapılan görüşmeler neticesinde Ermenilere karşıharekete geçilmesi kararlaştırılmıştır.
–  Doğu Cephesi Komutanı Kazım Karabekir’in 28 Eylül 1920’de başlattığı harekat sonucunda; 29 Eylül’de Sarıkamış, 30 ekim’de KArs, 7 Kasım’da Batum kurtarılmıştır. Türk birliklerinin Gümrü’ye ulaşması ile daha fazla dayanamayacağını anlayan Ermeniler barış istemek zorunda kalmıştır.
–  Kazım Karabekir’in isteklerini kabul eden Ermeni kuvvetleri Gümrü’yü boşaltarak çekilmişdir. Ancak TBMM’nin verdiği notaya karşı çıkan Ermenilerle yeniden çatışma başlamıştır.
–  Türk kuvvetleri karşısında tutunamayan Ermeniler, yeniden barış istemek zorunda kalmışlar ve Gümrü Antlaşması imzalanmıştır.

Gümrü Antlaşması
– Çıldır Gölü ve Aras Nehri sınır kabul edilecek.
– Ermeniler, Sevr’deki isteklerinden vazgeçecek ve Misakimilli’yi tanıyacak.
– 1915 Tehcir Kanunu ile göç ettirilen Ermenilerden suça karışmamış olanlar Anadolu’ya geri gelebilecek.

Önemi:

* TBMM’nin uluslararası alanda imzaladığı ilk antlaşmadır.
* İlk defa bir antlaşma metninde “Türkiye” ifadesi kullanılmıştır.

Güney Cephesi

– Fransa ve Ermenilere karşı halk kendi imkanları ile mücadele etmiştir.
– İtalyanlar, Ege bölgesinin Yunanlılara verilmesinden dolayı Kuvay-ı Milliye destek vermiştir.
– İtalyanlara karşı herhangi bir direniş olmamış ve cephe açılmamıştır.- Urfa ve Maraş TBMM açılmadan önce kurtulmuştur.
– Batı Cephesinde kazanılan Sakarya Savaşı sonucunda Fransa ile imzalanan Ankara antlaşması ile kapanmıştır. (20 Ekim 1921)
– Hatay misak-ı millinin dışında kaldığından güney sınırının kesin olarak çizilmesi 1939’da Hatay’ın anavatana katılması ile olmuştur.

Batı Cephesi

– Milli Mücadele’de sıcak çatışmaların en yoğun geçtiği cephe, Batı Cephesi’dir.
– Bu cephedeki savaşlar İzmir’in 15 Mayıs 1919 işgal edilmesiyle başlamıştır. TBMM’nin kurduğu düzenli orduların mücadele ettiği ilk cephedir.
– İlk olarak Ayvalık- Edremit hattında Yunan kuvvetlerinin başlattıkları ağır saldırıyı Kuvayımilliye birlikleri önleyememiş, birçok önemli noktayı işgal eden Yunanların hızlı ilerleyişi devam etmiştir.

I. İnönü Savaşı

Yunanlılar

– Sevr-i TBMM’ye kabul ettirebilmek,
– Eskişehir’i alıp Ankara’ya ulaşarak milli mücadeleyi sona erdirmek,
– Gücünü göstererek itilaf devletlerinden daha fazla yardım sağlamak,
– Çerkez Ethem’in isyanından faydalanmak gibi amaçlarla harekete geçmişler, İnönü mevkiinde mağlup olarak geri çekilmişlerdir. Hemen arkasından Çerkez Ethem mağlup edilmiş, Yunanlılar’a sığınmıştır.

Sonuçları

– TBMM’nin kurduğu düzenli orduların ilk zaferidir.
– Düzenli ordu çalışmaları sona ermiş milli birlik ve bütünlük sağlanmıştır.
– Halkın kendisine ve düzenli orduya duyduğu güven artmıştır.
– Teşkilatı Esasiye kabul edilmiştir. (20 Ocak 1921)
– Londra konferansı toplanmıştır (23 Şubat – 12 Mart 1921)
– İstiklal Marşı kabul edilmiştir. (12 Mart 1921)
– Afganistan ile dostluk antlaşması imzalanmıştır. (1 Mart 1921)
– Ruslar’la Moskova Antlaşması imzalanmıştır. (16 Mart 1921)
– İsmet Bey generalliğe yükselmiştir.
– İstiklal mahkemeleri kaldırılmıştır.

Londra Konferansı

I. İnönü Savaşı’nın kazanılması üzerine İngilizler de TBMM gerçeğini kabul etmek zorunda kaldılar.

İtilaf Devletleri, İstanbul Hükümeti’ni Londra Konferansı’na davet ettiler. İstanbul Hükümeti’nin göndereceği delegeler arasında Mustafa Kemal’in ya da Mustafa Kemal’in yetki verdiği birisinin de yer almasını istediler. Bu davranışlarıyla TBMM Hükümeti’ni tanımadıklarını göstermek istemişlerdir.

Sonuçları

– İtilaf Devletleri, TBMM Hükümeti’ni konferansa çağırmakla onun varlığını hukuken tanımışlardır.
– Sevr Barış Antlaşması’nın çeşitli hükümleri tartışma konusu yapılmaya başlamıştır.
– TBMM Hükümeti, bu konferanstan önemli sonuçlar beklemiyordu. Fakat konferansa katılmakla “Türkler barış görüşmelerine yanaşmıyorlar, savaşı uzatıyorlar” şeklindeki propagandanın önlenmesi sağlanmıştır.
– Londra Konferansı’nın başarısızlıkla sonuçlanması üzerine Anadolu’da Yunan saldırısı yeniden başladı. Bu durum II. İnönü Savaşı’na neden olmuştur.
– Londra Konferansı sonrasında TBMM temsilcisi Fransa, İngiltere ve İtalya ile ikili antlaşmalar yaptı. Fakat bu antlaşmalarda “devletlerin eşitliği” ilkesine uyulmamıştır. Yapılan antlaşmalar TBMM tarafından onaylanmadığından yürürlüğe girmemiştir.

Sakarya Meydan Muharebesi (23 Ağustos – 13 Eylül 1921)

Kütahya-Eskişehir Muharebeleri’nden sonra Sakarya Irmağı’nın batısına yerleşen Yunan ordusunun kuvvetleri: 120.000 er, 386 top, 2.768 makineli tüfek, ve 18 uçaktan oluşmaktaydı. Sakarya Irmağı’nın doğusunda savunma düzeni alan Türk ordusunun kuvvetleri: 96.326 er, 196 top, 825 makineli tüfek ve 2 uçaktan oluşmaktaydı. Kral Konstantin, hazırlıklarını tamamlayan Yunan ordusuna “Ankara’ya!” emrini verdi. 23 Ağustos 1921 sabahı Yunan ordusunun saldırısı ile Sakarya Meydan Muharebesi başladı. Bütün cephe boyunca çok şiddetli savaşlar oldu.

Mustafa Kemal Paşa’nın “Sakarya Melhame-i Kübrası” olarak nitelediği bu savaşın kazanılmasında, en küçük rütbeden en üst rütbedeki askerlere; özellikle de Fevzi Paşa ve Başkomutan Mustafa Kemal’e kadar herkesin büyük
bir payı vardır. Öyle ki; bu savaşta askerlerine cesaret vermek için ön saflarda vuruşan 350 subay şehit düşmüştür. Bu nedenle Sakarya Meydan Muharebesi’ne “Subay Savaşı” da denilmektedir.

Sonuçları

– Atatürk Başkomutan olarak yönetti ve kazanıldı.
– ‘’ Hattı-ı müdafaa yoktur,sath-ı müdafaa vardır ‘’
– Fransa ile Ankara Antlaşması imzalandı, Güney Cephesi kapandı.
– Hatay hariç güney topraklarını kurtardı. Hatay ikinci taviz.
– Atatürk gazilik ve mareşallik rütbesi verildi.
– Kafkas ülkeleri ile (Azeri,Gürcü,Ermeni) Kars Antlaşması imzalandı.
– Doğu sınırımız çizildi.
– Yunanlılar savunmaya Türkler saldırıya geçti.

Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Savaşı (26 Ağustos 1922)

Büyük Taarruz

Sakarya savaşından sonra Tekalif-i milliye emirleri bir sene boyunca tüm yurda uygulanarak ordu güçlendirilmiştir.
– Eskişehir bölgesinde Yunan kuvvetleri bozguna uğratıldı.
– Mustafa Kemal “Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir ileri” diyerek önce Balıkesir sonra İzmir işgalden kurtarılarak Batı Anadolu tamamen düşman işgalinden kurtarılmıştır.
– Orduların Boğazlara yönelmesiyle İngiltere ile savaş tehlikesi ortaya çıktı ama İngiltere destek bulamayınca Mudanya Ateşkesi yapıldı.

Başkomutanlık Meydan Savaşı

Bizzat Mustafa Kemal Paşa’nın yönettiği bu savaşta, 30 Ağustos 1922’de Dumlupınar dolaylarında düşmanın savunma direnci kırılmıştır. Büyük kayıplar veren Yunanlar İzmir’e doğru kaçmaya başlamışlardır. Bu sırada Mustafa Kemal Paşa Türk ordusuna; “Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!” emrini vermiştir. Bu tarihi emri alan Türk ordusu 9 Eylül’de İzmir’i Yunanlardan geri almış; 18 Eylül’de de Çanakkale önlerine kadar gelmiştir. Böylece Anadolu’da tek bir Yunan askeri dahi kalmamıştır.

Tek başına kalan İngilizler Türk ordusu ile savaşı göze alamayınca ateşkes teklifinde bulunmuşlardır.

Mudanya Ateşkes Antlaşması (11 Ekim 1922)

* Türk – Yunan kuvvetleri arasındaki savaş sona erecektir.
* Yunan kuvvetleri Meriç nehrine kadar olan Doğu Trakya’yı 15 gün içinde boşaltacaklardır.
* Doğu Trakya TBMM’nin jandarma kuvvetlerine bırakılacaktır. Ancak bu kuvvetler 8.000’i geçmeyecektir.
* İstanbul, Boğazlar ve çevresinin yönetimi TBMM Hükümeti’ne bırakılacaktır. İtilaf Devletleri barış yapılıncaya kadar İstanbul’da kuvvet bulunduracaklardır.
* Barış antlaşması yapılıncaya kadar Türk silahlı kuvvetleri Çanakkale ve İzmit yarımadasında belirlenen çizgiyi geçemeyeceklerdir.

Bu Antlaşma ile;

– Türk Kurtuluş Savaşı’nın askeri safhası sona erdi.
– Yeniden silahlı çatışmaya girilmeden diplomatik başarılarla Doğu Trakya ve İstanbul kurtarıldı.
– İstanbul, Boğazlar ve çevresinin TBMM Hükümeti’ne bırakılması ile Osmanlı Devleti hukuken sona erdi.

Lozan Barış Antlaşması (24 Temmuz 1923)

Lozan Barış Antlaşması 143 madde ve 4 bölüm halinde düzenlenmiştir. Antlaşmanın önemli maddeleri şunlardır:

Sınırlar:

Yunanistan Sınırı: Meriç Nehri, Türk-Yunan sınırı olacaktır. Bozcaada, Gökçeada ve Tavşan Adası Türkiye’ye kalacak, Türkiye’nin Ege kıyılarına yakın olan Yunan adaları silahlandırılmayacaktır.

Suriye Sınırı: 20 Ekim 1921’de Fransa ile imzalanan Ankara Antlaşması’nda belirlenmiş olan sınır esas alınacaktır.

Irak Sınırı: Musul sorunu nedeniyle, Irak sınırı Lozan’da belirlenemedi. Sorunun Türkiye ile İngiltere arasında
yapılacak ikili görüşmelere bırakılmasına karar verildi.

Boğazlar: Boğazlar, Türkiye’nin başkanlığında uluslararası bir komisyon tarafından yönetilecektir. Türkiye, Boğazların her iki yakasında da asker bulundurmayacaktır.

Kapitülasyonlar: Adli, mali, idari ve ekonomik ayrıcalıklar içeren kapitülasyonlar kaldırılacaktır.

Borçlar: Osmanlı borçları, Osmanlı Devleti’nden ayrılan devletlerle Türkiye arasında paylaştırılacaktır. Türkiye’nin
payına düşen borçlar taksitlere bağlanacaktır.

Azınlıklar: Türk vatandaş olacaklar, Türk kanunlarına tabi tutulacaklardır.

Nüfus Mübadelesi: İstanbul’da yaşayan Rumlar ile Batı Trakya’da yaşayan Türkler yerlerinde kalacak, diğer yerlerdekiler karşılıklı değiştirilecektir.

Fener Rum Patrikhanesi: İstanbul’da bulunacak fakat ekümenik (evrensel) özelliği olmayacaktır.

Savaş Tazminatı: Yunanistan verdiği zararlara karşılık, Meriç Nehri’nin ötesinde bulunan Karaağaç kasabasını Türkiye’ye verecektir.

Lozan Barış Antlaşması’nın Önemi:

– Lozan Barış Antlaşması ile yeni Türk Devleti’nin varlığı ve bağımsızlığı tüm dünya tarafından kabul edildi.
– Askeri başarı diplomatik başarıya dönüşmüştür.
– Sevr Antlaşması geçerliliğini kaybetmiştir.
– Misak-ı Millî de büyük ölçüde gerçekleştirilmiş ve tam bağımsızlık sağlanmıştır.
– Geçerliliği büyük ölçüde günümüzde de aynen devam etmektedir.

8 Sınıf T.C. İnkılap Tarihi Konuları için tıklayınız.

yorumlar
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 1 YORUM
  1. Yok dedi ki:

    Sandigimdan iyi cikti

yorum-yaz
BİR YORUM YAZIN

Soru: 36 + 2 kaçtır?


Basari Sıralamaları