6. Sınıf Kan Konu Anlatımı
6. sınıf Fen Bilgisi dersinde, kanın yapısını ve işlevlerini detaylı bir şekilde inceleyeceğiz. Kanın bileşenleri olan alyuvarlar, akyuvarlar, trombositler ve plazma hakkında bilgi edinecek; her bir bileşenin vücudumuzdaki rolünü keşfedeceğiz. Ayrıca, kanın sağlığımız üzerindeki önemi ve sağlıklı bir kan sisteminin korunması için neler yapmamız gerektiğini öğreneceğiz.
Kan
Yetişkin bir insanda ortalama 5 litre kan bulunur. Kanın %55’ini plazma, %45’ini ise kan hücreleri oluşturur.
Kan dokunun sıvı olan ara maddesine plazma denir. Plazma, içinde bulunan çözünmüş proteinlerden dolayı sarı renktedir.
Kan plazmasının yaklaşık %90’ı su, %7’si protein (albumin, globülin, fibrinojen), geri kalan kısmı hormon, antikor, vitamin, amino asit, karbonhidrat, yağ,üre, ürik asit, enzim (sindirim enzimi hariç) gibi organik maddelerle sodyum, klor, magnezyum, bikarbonat gibi iyonlardan oluşur.
Kan proteinleri, kanın pıhtılaşması gibi bazı olayların gerçekleşmesinde rol oynarlar. Yapısında; albumin, globulin, fibrinojen ve protrombin gibi kan proteinleri vardır.
Kanın yaklaşık %45’ini oluşturur. İçerisinde alyuvar (eritrosit), akyuvar (lökosit) ve kan pulcukları (trombositler) bulunur.
Alyuvarlar: Oksijen ve karbondioksit taşıyan içerisinde hemoglobin pigmenti bulunan kan hücresidir. Kanda en çok bulunan kan hücresidir. Hemoglobinin içindeki demir sayesinde kana kırmızı rengini verir.
İnsanlarda olgun alyuvar hücreleri çekirdeksizdir. Bu sayede daha çok gaz taşınabilir. Deniz seviyesinden yükseklere çıkıldıkça oksijen basıncı düşer, nefes almanın güçleşmemesi için kandaki alyuvar sayısı artar.
Alyuvarlar kırmızı kemik iliğinde üretilir. Ömürleri 120 gündür. Ömrü biten alyuvarlar karaciğer veya dalakta parçalanır.
Trombositler: Kemik iliğindeki büyük hücrelerin parçalanmasıyla oluşur, renksiz ve çekirdeksizdir. 1mm (küp) kanda 150 bin – 400 bin kadar bulunur. Kanın pıhtılaşmasını sağlar. Yaklaşık bir hafta olan ömürlerini tamamladıklarında karaciğer veya dalakta parçalanır.
Akyuvarlar: Savunma hücreleridir. Vücutta enfeksiyon olduğunda akyuvar sayısı artar. Kemik iliği ve lenf bezlerinde üretilen akyuvarların çekirdekleri ve organelleri bulunur. Yalancı ayaklar oluşturarak aktif yer değiştirebilir.
Akyuvarlar granüllü ve granülsüz olmak üzere ikiye ayrılır.
Granüllü Akyuvar
– Sitoplazmalarında granül adı verilen tanecikler bulunur.
– Çekirdekleri boğumludur.
– Kemik iliğinde üretilir.
– Nötrofil, eozinofil, bazofil olmak üzere üçe ayrılır.
Granülsüz Akyuvar
– Sitoplâzmalarında tanecik bulunmaz.
– Çekirdekleri büyük ve yuvarlaktır.
– Kemik iliğinde üretildikten sonra dalak, lenf düğümleri ve timüs gibi organlarda aktif hale gelir
– Monosit ve lenfosit olarak ikiye ayrılır.
Kanın vücuttaki dolaşımı büyük ve küçük kan dolaşımı olmak üzere iki şekilde gerçekleşir.
Küçük kan dolaşımı (akciğer dolaşımı): Kalp ile akciğer arasındaki kan dolaşımıdır. Kalpteki oksijence fakir kanın akciğer atardamarı ile sağ karıncıktan çıkıp akciğerlere giderek oksijence zenginleştikten sonra akciğer toplardamarıyla sol kulakçığa dönmesidir.
Büyük Kan Dolaşımı: Amacı oksijen yönünden zengin kanın vücuttaki hedef hücrelere gönderilmesidir. Kalbin sol kulakçığına gelen oksijence zengin kan sol karıncığa geçer. Sol karıncıktaki kanın aort atardamarı ile kalpten çıkıp, hedef hücreye veya dokuya ulaştıktan sonra, oksijence fakirleşerek ana toplardamarlar ile kalbin sağ kulakçığına döner.