İngilizce Karşılaştırma Cümleleri (Comparative/Superlative Adjectives)

İngilizcede canlıları, nesneleri veya iki durumu karşılaştırmak için comparative kullanılır. İngilizcede üstünlük bildiren  durumlarda superlative kullanılır. Şimdi aşağıda ayrıntılı olarak iki konumuzu işleyelim, değerlendirelim.

Comparative/Superlative Adjectives

Comparative Adjectives

İki şeyden birisinin üstün olmasına göre yapılan karşılaştırmaya comparative olarak adlandırıyoruz.

İpek more beautiful than Oya. (İpek, Oya’dan daha güzel.)

Comparative kullanımı için kullanılacak cümle kalıbı;

Subject (Noun) + Verb + Adjective + Than + Object (Noun)
Özne (İsim)  + Fiil + Sıfat + Than kelimesi + Nesne (İsim)

şeklidedir.

Karşılaştırma yaparken dikkat edilmesi gereken durumlar vardır. Bunlara değinelim.

  1.  Karşılaştırma yaparken kısa fiillerin sonuna -er takısı gelir.
    small——smaller (daha küçük)
    large——-larger (daha büyük)
    tall———taller (daha uzun)
    young—–younger (daha genç)

    Ali is taller than Ömer. (Ali daha uzun Ömer’den.)
    Mehmet is weaker than Ahmet. (Mehmet daha zayıf Ahmet’ten. )
    The apple tree is shorter than the pear tree. (Elma ağacı daha kısa armut ağacından.)
    Konya’s area is bigger than Istanbul. (Konya’nın alanı İstanbul’dan daha büyük.)

  2. Karşılaştırma yaparken uzun fiillerin önüne more gelir.
    beautiful—- more beautiful (daha güzel)
    successful—more successful (daha başarılı)
    experienced- more experienced (daha tecrübeli)
    expensive—more expensive (daha pahalı)

    Female drivers are more careful in traffic than other drivers. (Bayan sürücüler trafikte diğer sürücülerden daha dikkatli.)
    Butter is more expensive than other oils. (Tereyağı daha pahalı diğer yağlardan.)
    Ömer is more successful than Ali. (Ömer daha başarılı Ali’den.)

  3. Sonu -y ile biten sıfatlarda  -er kullanılır. -y ünsüzü düşer -ier takısı eklenir.
    happy—happier (daha mutlu)
    easy—–easier (daha kolay)
    pretty—prettier (daha güzel)

    Ali is happier than Ömer. (Ali daha mutlu Ömer’den.)
    İpek is busier than Oya. (İpek, Oya’dan daha meşgul.)

  4. Sonu “-ing,-less,-ed,-ful,-ous” gibi biten iki heceli sıfatlarda more kullanılır.
    careful—more careful (daha dikkatli)
    boring—–more boring (daha zor)
    famous—more famous (daha ünlü)

    More famous than Ali Ömer. (Ali Ömer’den daha ünlü.)

  5. Bazı sıfatların comparative  hali düzensizdir.
    good—better (daha iyi)
    bad—-worse  (daha kötü)
    far—–farther/further (daha uzak)
    little–less (daha az)

Superlative Adjectives

Superlative yapıları ise bir sıfatın başına “en” anlamı katmak için kullanılır. Mesela en güzel resim, en acı gün gibi. İngilizcede bu yapıyı oluşturmak için sıfatın sonuna -est eki eklenir. Eğer sıfat iki heceden uzunsa ek eklemek yerine sıfattan önce most gelir.

The city with the largest area is Ankara. (En büyük alanlı şehir Ankara.)

hot———–hottest (en sıcak)
expensive—-most expensive (en pahalı)
cold———–coldest (en soğuk)
comfortable–most comfortable (en rahat)

Superlative kullanımı için kullanılacak cümle kalıbı;

Subject (Noun) + Verb + The + Adjective + Object (Noun)
Özne (İsim) + Fiil + The kelimesi + Sıfat + Nesne (İsim)

şeklinde kullanılır.

You are the happiest. (En mutlu sensin.)
The largest mountain Mount Ararat in Turkey. (Türkiye’deki en büyük dağı Ağrı Dağı.)
He is the best student in the class. (Sınıfın en iyi öğrencisi o.)
The fastest car is her car. (En hızlı araba onun arabası.)

yorumlar
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 3 YORUM
  1. KADİR dedi ki:

    bu site ıngilizce öğrenmem için bana çok yardımcı oldu

  2. Cemre dedi ki:

    Çok iyi

    1. KADİR dedi ki:

      aynen baya iyi

yorum-yaz
BİR YORUM YAZIN

Soru: 4 + 3 kaçtır?