Endokrin Sistemi Konu Anlatımı

Karatay

Biyoloji ayt konu anlatımı, Biyoloji tyt konu anlatımı , Biyoloji yks konu anlatımı… Merhaba arkadaşlar sizlere bu yazımızda Endokrin Sistemi hakkında bilgi vereceğiz. Yazımızı okuyarak bilgi edinebilirsiniz..

Endokrin Sistemi

Vücudu denetlemek için kimyasal yöntemlerle iletişim kuran denetleyici ve düzenleyici sistemin parçasına endokrin sistem denir. Ürettiği salgıyı doğrudan kana veren bezlere endokrin bez adı verilir. Endokrin sisteminin salgısına hormon adı verilir. Hormonlar sadece kan içerisinde taşınır ve hedefledikleri hücrelere bağlanırlar.

Hormonların Genel Özellikleri
Kan tarafından taşınır.
Çoğu hormon polimer yapıdadır.
Az miktarda hormonlar bile etki gösterebilir.
Hormonların normal durumdan az veya çok olması metobolizmayı bozucu etki yapar.
Büyüme hormonu (STH) ve tiroksin hormonu tüm vücutta etkisini gösterir.
Etkilerini yavaş ve uzun sürede gösterir.

 

Hipofiz Bezi ve Hormonları

Beynin alt kısmında bulunan bezelye büyüklüğünde küçük bir organdır. Vücudun “ana bezi” olarak, bir çok hormon üretir. Ürettiği hormonlar vücuttaki diğer bezleri uyararak hormon salgılanmasına neden olur. Hipofiz bezi birçok farklı hormon yapar.

Hipofiz bezinin ön kısımnıda salgılanan hormonlar;

Prolaktin: Memelilerde laktasyona (süt üretimine) yardımcı olan ve bir dizi başka işlev ve sistemden sorumlu olan bir hormondur. Prolaktin, beyindeki hipofiz bezinin ön kısmının yanı sıra rahim, beyin, göğüsler, prostat, yağ dokusu, deri ve bağışıklık hücrelerinde üretilir.

Büyüme Hormonu (Somatotropin): Büyüme hormonu, hipofizin bezinin ön lobundaki somatotroflar tarafından sentezlenen ve salgılanan yaklaşık 190 amino asitten oluşan bir proteindir. Büyüme ve metabolizma da dahil olmak üzere çeşitli kompleks fizyolojik süreçlerde rol oynar.

ACTH (Adrenokortikotropik Hormon): Böbrek üstü bezinin kabuk (korteks) kısmını uyararak burada steroid yapıdaki hormonların yapımını uyarır.

TSH (Tiroid Uyarıcı Hormon): Kadında yumurtalıkları (ovaryumu) etkileyerek yumurta üretimini (oogenez) sağlar. Erkekte testisleri (er bezlerini) etkileyerek sperm üretimini (spermatogenez) sağlar.

LH (Luteinleştirici hormon): Erkekte spermin olgunlaşmasını ve testislerin testesteron salgılamasını sağlar.
Kadında, yumurtalıkta ovulasyonu (yumurtlama) ve korpus luteum (sarı cisim) oluşumunu sağlar.

FSH (Folikül Uyarıcı Hormon):  Follikül stimüle edici hormon, gonadotropik hormonlardan biridir (diğeri LH’dır). Her ikisi de hipofiz bezi tarafından kan dolaşımına salınır. Folikül stimüle edici hormon, pubertal gelişim ve kadınlarda yumurtalıklarının, erkeklerde testislerinin gelişmi ve işlevi için gerekli hormonlardan biridir.

Kadınlarda bu hormon, yumurtlamadan önce, yumurtalıktaki foliküllerden birisini uyararak bir yumurtanın büyümesini sağlar. Ayrıca östradiol üretimini de arttırır. Erkeklerde follikül stimüle edici hormon, testislerin Sertoli hücrelerinde sperm üretimini (spermatogenezi) tetikler.

 

Hipofiz bezinin arka kısımnıda salgılanan hormonlar;

ADH (Vazopressin): Antidiüretik hormon (ADH) ile eş anlamlı olarak kullanılır. Hipotalamus ve arka Hipofiz Bezi tarafından salgılanan, hafif bir damar daraltıcı etkisi olan ancak başlıca işlevi idrarla su kaybını önlemek olan bir hormondur. Homeostaz açısından son derece önemli bir hormondur.

Oksitosin: Sadece dişilerde, doğum sırasında salgılanan bir hormondur. Doğum sancısının oluşmasını ve devamında sütün süt kanallarına salınmasını uyarır. Bu nedenle bazen doğum sırasında doğum sancısı oluşturmak için enjekte edilir.

Tiroit Bezi ve Hormonları

Tiroit bezi, nefes borusu yani trakeanın ön kısmında yer alan, 25-40 gram ağırlığında ve şekli kelebeğe benzeyen bezdir. Boyutu küçük olmasına karşın salgıladığı hormonlarla vücudumuz için çok önemli işlevlere sahiptir. Bu organın temel görevlerinden biri vücut metabolizmasını ayarlayan T3 ve T4 hormonlarını salgılamaktır.

Trioksin: Vücutta bazal metabolizma hızını, hücresel işlevlere enerji sağlamak amacıyla mitokondrilerin sayısını ve aktivitesini arttırır. Vücudun bütün hücreleri bu hormondan etkilenir. Yapısında %65 oranında iyot (I) minerali bulunur ve protein yapılıdır.
Gelişme döneminde tiroksin az salgılanırsa; kretenizm (ahmaklık) hastalığı olur. Erginlik döneminde az salgılanırsa; miksodema hastalığı olur. Bu hastalıkta metabolizma hızı yavaşlar ve uyuşukluk hissedilir. Yetişkinlik döneminde az salgılanırsa; guatr hastalığı olur. Deniz ürünleriyle beslenmek ve iyotlu tuz kullanmak bu eksikliğin önlenmesinde etkili bir rol oynar.

Kalsitonin Hormonu: Kandaki kalsiyum seviyesini ayarlayan bir hormondur. Kandaki fazla kalsiyumun (D vitamini yardımı ile) kemiğe geçmesini sağlar. Ayrıca böbreklere etki ederek kalsiyumun geri emilmesini azaltır ve idrarla daha fazla atılmasını sağlar. Bağırsaklardan da kalsiyumun geri emilimini azaltır.

Paratiroit Bezi ve Hormonları

Paratiroit bezi, tiroit bezinde konumlanmış dört küçük bezden oluşur. Salgıladığı hormona parathormon adı verilir.

Parathormon:  Kalsiyumun kemiklerden kana geçişini, böbreklerden fosforun atılmasını sağlar. Parathormon besinlerle alınan ve deride sentezlenen D vitamininin aktifleşmesini sağlar. Kanda kalsiyum seviyesi azaldığında salgısı artan parathormon sayesinde kemik dokudan kana kalsiyum geçişini hızlandırır. Kalsiyumun börek ve bağırsaklardan geri emilimini arttırır. Ayrıca böbreklerden fosforun atılmasını hızlandırır ve kandaki fosfor miktarını azaltır. Parathormon miktarının kandaki seviyesi azalırsa kanda kalsiyum oranı da azalır. Bu durum, kaslarda ağrılı kasılmalar ve titremeler şeklinde kendini gösteren tetani hastalığına neden olur. Parathormon miktarının artması ise böbrek taşı oluşumuna neden olabilir.

Böbrek Üstü Bezleri ve Hormonları

Böbrek üstü bezleri her iki böbreğin üzerinde bulunur ve böbreklerden bağımsız çalışır. Diğer organlara göre çok fazla kılcal damar ağına sahiptir. Kabuk (kortex) ve öz (medula) bölgelerinden oluşur.

Kabuk (Kortex) Bölgesi Salgıları

Kabuk (kortex) bölgesinden salgılanan hormonlar;

Kortizol (glikokortikoyitler): Hedef bölgesi karaciğerdir. Glikozun protein ve yağlar gibi karbonhidrat olmayan moleküllerden sentezlenmesini sağlayarak kan şekerini arttırır. Karaciğerdeki glikojen deposunu arttırır. Glikozun oksidasyonunu (yıkımını) önler.

Özellikle açlık durumunda gerekli olan enerjinin glikoz yerine amino asit ve yağ asitlerinden elde edilmesini sağlar. Protein ve amino asitler üzerindeki yıkıcı etkisinden dolayı idrardaki azot miktarı artar. Stresli durumlarda salgısı artar.

Yaralanan insan bir süre acı hissetmez. Bunu sağlayan kortizol hormonudur. Sinir hücreleri kortizol hormonu etkisiyle acı duyusunu yavaş iletir. Yangısal tepkiye yol açan romatizmal hastalıklarda, alerjilerde tedavi amaçlı kortizol kullanılır.

Aynı zamanda atletik yaralanmalarda ağrıyı gidermek için de kortizon enjeksiyonları kullanılır. Ayrıca bağışıklık sistemini de baskılar. Kortizol salgısı artan bir insanda; Kan şekeri artar. Karaciğerde üre sentezi artar. Böbreklerde süzülme artar. İdrardaki üre artar.

Kortizol eksikliğinde; Kan şekeri düşer. Bunun nedeni amino asitlerden glikoz yapılamamasıdır. Glikoz üretimi azalınca karaciğerdeki glikojen harcanmakta ve depo glikojen bitince de kan şekeri düşmektedir.

Aldosteron Hormonu:  Kanda, hücre içi ve dışı sıvılardaki iyon derişimini düzenler. Böbrekleri etkileyerek nefron kanallarından ve iyonlarının geri emilimini artırıp, iyonunun idrarla atılmasını sağlar. Az salgılanması durumunda, ve geri emilimi azalır, kan basıncı düşer, doku sıvısı azalır ve bunun sonucunda halsizlik gözlemlenir. atılamadığı için deride birikir. Bu hastalığa Addison (tunç) hastalığı denir ve deri tunç rengi olur. Çok salgılanırsa kan basıncı yükselir ve doku sıvısı (ödem) artar.

Eşey Hormonları: Eşey hormonları böbrek üstü bezlerinden az miktarda salgılanır. Salgılanan bazı eşey hormonları; androjen, östrojen ve progesterondur. Bu eşey hormonlarına adrenal eşey hormonları denir.

Öz (Medula) Bölgesi Salgıları

Öz (medula) bölgesinden salgılanan hormonlar;

Adreanalin (epinefrin): İskelet kasları ve karaciğerdeki glikojenin glikoza dönüşümünü hızlandırır. Karaciğerden kana glikoz geçmesini hızlandırarak, kan şekerini arttırır. (Adrenalin kan şekerini düşük olması durumunda da, yüksek olması durumunda da arttırır.) Yağ hücrelerinden yağ asitlerinin serbest bırakılarak enerji verici olarak kullanılmasını sağlar.

Heyecan, korku, stres durumunda salgısı artar. Kalp atış hızını ve kan basıncını arttırır. Kalp, beyin ve iskelet kaslarına giden damarların genişlemesini sağlar.

Derideki kılcal damarları daraltır. Bu nedenle korkunca yüzün rengi sararır. Göz bebekleri büyür. Tüyler diken diken olur. Soluk alıp vermeyi hızlandırır. Sindirim sistemi faaliyetlerini yavaşlatır. Kanın pıhtılaşma süresini kısaltır.

Noradrenalin (norepinefrin): Adrenaline benzer etkileri vardır. Kılcal damarları daraltır. Kan basıncını arttırır. Nöronların akson uçlarından da salgılanarak nörotransmitter olarak görev yapar.

Pankreas ve Hormonları

Hem hormon salgılayan hem de sindirim enzimi salgılayan pankreas, karma bez olarak görev alır. Ekzokrin bez olarak sindirim enzimlerini, endokrin bez olarak insülin ve glukagon hormonlarını salgılar.

İnsülin: Pankreasın langerhans adacığındaki beta hücreleri tarafından salgılanır.Kandaki glikozun vücut hücrelerine geçmesini sağlayarak kan şekerini düşürür.Beyin hücreleri hariç tüm vücut hücrelerinin glikoza geçirgenliğini arttırır.Glikozun fazlasının kas ve karaciğerde glikojen olarak depo edilmesini sağlar.Kas hücrelerinin ve yağ doku hücrelerinin kandan daha fazla glikoz almalarını uyarır.Protein sentezini arttırır.

Glukagon:Langerhans adacıklarının alfa hücrelerinden salgılanır.Kanın glikoz seviyesini artırıcı yönde etki yapar.Açlık durumunda kan şekeri düştüğünde salgılanan glukagon, karaciğerde glikojen yıkımını sağlar ve kana glikoz salınımını uyarır, yağ dokularında yağ yıkımını sağlar.

Eşeysel Bezler ve Hormonları

Dişide yumurtalıklarda, erkekte ise testislerde üretilen eşey hormonları, büyüme ve gelişmeyi düzenleyerek üreme döngülerini ve eşeysel davranışları kontrol eder. Steroid yapılı olan eşey hormonları, FSH ve LH hormonları tarafından kontrol edilerek üretilir.

Yumurtalık Hormonları

Dişide üreme sisteminde bir çif yumurtalık (ovaryum) bulunur.Ovaryumlar östrojen ve progesteron hormonları üretir ve salgılar.

Östrojen: Östrojen, ergenlik döneminde ikincil dişilik özelliklerinin (meme bezlerinin büyümesi, sesin incelmesi, omuzların dar olması, vb.) ortaya çıkmasını sağlar. Bunun yanında yumurta kanalını, ovaryumu, döl yatağının (uterus) büyüyüp gelişmesini uyarır.Ayrıca, rahim duvarında mitozu artırır.

Progesteron: Progesteron ise döl yatağını, embriyonun tutunup gelişebilmesi için uygun hâle getirmek için rahim duvarının kılcal damar ağını zenginleştirir.

Testis Hormonları

Testis hormonları, testislerde bulunan leydig hücreleri tarafından testosteron hormonu salgılanır. Testosteron, spermlerin olgunlaşmasını sağlar. Ergenlik döneminde ikincil erkeklik özelliklerinin (sesin kalınlaşması, vücut kıllanması vb.) ortaya çıkmasını ve sperm oluşumu için testislerin normal gelişimini sağlar.

TYT Biyoloji Konuları Konu Dağılımı için tıklayınız.

AYT Biyoloji Konuları Konu Dağılımı için tıklayınız.

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

BİR YORUM YAZIN

Soru: 36 + 2 kaçtır?


Basari Sıralamaları